Jeolog, Prof. Dr. Okan Tüysüz, toplumsal medya hesabından Kuzey Anadolu Fayı üzerinde bulunan Çorum, Amasya ve Merzifon’a dikkat çekti. Tüysüz, daha evvel bu bölgedeki sarsıntıları hatırlatarak sarsıntıya hazır olunmalı ihtarında bulundu.
Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar fay yasasına karşı çıkıyor. Depremde en büyük hasarı yer sarsıntısı yapar, bununla başa çıkmak için Bina Deprem Yönetmelikleri vardır. Yönetmeliğe uygun imal edilen yapı can almaz (en azından bunu hedefler).
— Okan Tüysüz (@okangeo) March 22, 2023
Prof. Dr. Tüysüz şunları yazdı:
“Kuzey Anadolu Fayı Niksar’da iki kola ayrılır. Güneydeki kol 1939 Erzincan sarsıntısının kırılan en batı ucunu oluşturur. Niksar’dan Taşova Kargı ve Tosya’ya uzanan ana kol 1942 ve 1943 sarsıntıları ile kırılmıştır.
Niksar’dan batıya hakikat uzanan bir diğer fay kolu ise Esençay, Suluova güneyi, Hamamözü, Merzifon ve Laçin’den geçer. Merzifon ovasından Sıklık boğazına ve Çorum’a uzanan faylar da varsa da bunlar MTA haritasında pek etkin olmayan sınıfa konulmuşlardır.
Ancak bu faylar üzerinde vakit zaman küçük yahut orta büyüklükte zelzeleler olmaktadır. Emre vd (2020) Esençay fayının 3700 yıldır zelzele üretmediğini 6.8 ile 7.3 ortası zelzele üretme potansiyeli olduğunu belirmektedirler. Bu tıp çok geniş aralıklarla sarsıntı üreten faylarda gelecekteki sarsıntı vakti mümkünlüğünü belirlemek çok zordur.
Aletsel devirdeki kıymetli zelzeleler; 25 Haziran 1910 Osmancık-Çorum (M=6.1), 2 Aralık 1942 Osmancık-Çorum (M=5.9), 11 Aralık 1942 Hamamözü Vadisi-Çorum (M=5.9) ve 14 Ağustos 1996 Mecitözü-Amasya (M=5.6) depremleridir.
Ülkemizin başka kısımları üzere Çorum, Amasya ve Merzifon un bu büyüklükte sarsıntılara sürekli hazır olması gerekir.”